Ana içeriğe atla

Mimarlığın Öyküsü

LELAND M.ROTH
İçinde yaşayıp çalıştığımız inşa edilmiş çevrenin tarihini ve anlamını nasıl yorumlayacağımızı biyiyor musunuz? Mimarlığı, insan etkinliğinin fiziksel kabı olarak görünen Leland M. Roth, bizi insan yapısı fiziksel çevreyi nasıl "okuma"mız gerektiği konusunda aydınlatıyor. Mimarlığın Öyküsü yapıları ayakta tutan strüktürel özellikleri, yapı formlarının karmaşık evrimini inceleyen tarihsel bir kitap olmaktan, çok, çevrenin üzerimizdeki fiziksel ve psikolojik etkilerini gerçekleştirme biçimlerini, yapının taşıdığı tarihsel ve simgesel mesajları ve insanları yapı yapmaya zorlayan sanatsal itkinin özelliklerini ele alıyor.

"Mimarlık yalnızca bir barınak ya da koruyucu şemsiye değil, aynı zamanda insan etkinliğinin ve özleminin fiziksel kaydı, bize bırakılmış kültürel kalıttır. Mimarlık yazılı tarih ve yazın gibidir. Onu üretmiş insanlara dair bir kayıttır ve onlarla aynı şekilde okunabilir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Antropometri Nedir           Antropometri; insan vücudunun boyutları ile ilgilenen özel bir bilim dalı olup, Yunanca’da “insan” anlamında kullanılan anthropos ve “ölçüm” anlamında kullanılan metron kelimelerinden türetilmiş olup, antropometri, vücudun belli bölümünün hareketsiz durumu, ağırlık merkezi ve hacim gibi vücudun belli fiziksel özellikleri ve boyutları ile ilgilenen bilim dalı şeklinde tarif etmek de mümkündür. Başka bir ifade ile antropometri; insan vücut ölçüleri ve vücut hareketlerinin mekanik yönleri ile bu hareketlerin frekans ve sınırları gibi insan vücut özellikleri ile uğraşan bir bilim dalıdır. Tasarlanacak sisteme veya mekâna ilişkin kullanıcının gereksinim duyduğu donanımın, aygıtların, yakın çevresinin tasarlanmasında etkili olan, hareketli ve/veya hareketsiz durumda vücut ölçülerinin, kapasitelerinin bilimsel ölçüm metotları kullanılarak saptanması amaçlanır. Vücut ölçümleri genellikle iki son nokta arasında kalan mesafenin...
SAĞLAMLIK:YAPI NASIL AYAKTA DURUR?      Bir yapının en önemli kısmı strüktürü ya da onu ayakta tutan sistemdir. Strüktür yeni bir çerçeve ya da kılıf yaratmaktan daha fazla bir şeydir. Seçilen malzemeler ve bunların kütleselliği ya da maddeselliği çağrıştıracak şekilde biraraya getiriliş biçimleri bir kültürün kendisine ve tarihle ilişkisine dair sahip olduğu bakış açısının bir parçasıdır. Bilimsel olarak anlamadan çok önce hepimiz dayanaksız nesnelerin düz bir doğru üzerinde aşağıya doğru yada tam söylemek gerekirse dünyanın merkezine doğru düşecekleri konusunda açık bir kavrayışa sahip oluyoruz. İşte bu durum mimari strüktürün özüdür. Mimarlık algımızın bir kısmı kuvvetlerin yapılarda nasıl ele alındığının empatik çözümlemesiyle uğraşmak zorundadır.  Dikme ve Lento      Strüktürün başlangıcı hangi malzemeden olursa olsun duvardır. Ama duvarlarla çevrili bir odada ışık ve görüş olmadığı için bu duvarın açılması gerekir. Bu açığın üzerindeki bloklar ya...
Ergonomi nedir?         Ergonomiye kısaca " fiziksel çevrenin insana uyumlaştırılması süreci " diyebiliriz. Günümüz endüstri çağında makine-insan arasındaki artan ilişkiler, insana uyumlu çevre, eşya, makine, ofis vs. gibi fiziksel çevre birimlerinin yaratılması çabalarını zorunlu kılıyor. Öyle ki artık sadece fiziksel çevrenin ergonomisinden değil, doğrudan insanın zihnine seslenen bilgisayar yazılımları, Internet, web dizaynı vs. gibi öğelerin de insana uyumundan (Zihinsel algılama, kolay kontrol edebilme ve yönlendirebilme açısından) bahsedebiliyoruz.   Bu anlamda ergonomi, birçok bilimsel disiplinin ortak çalışma alanı olan (Başta mühendislik, mimarlık, tıp, fizyoloji, anatomi, psikoloji, sosyoloji olmak üzere) bir yaklaşımlar bütünüdür. Tüm bu bilimsel disiplinler ortaklaşa bir insana uyumlaştırılmış ideal makine-çevre sisteminin arayışı içindedirler. Elbette ki bu arayışın temel amacı, sadece insanın kendisiyle barışık uyumlu bir çevrede yaşaması deği...